2005 Hazırlıklar

2005 yılı Vagabond için önemli bir yıl. Hem uzun yolculuk hazırlıkları, hem de ufaktan karinada kendini göstermeye başlayan ozmos (osmosis) izleri sıkı bir tamir/hazırlık gerektirdi. Bu maksatla teknemiz 2004 sonunda Marmaris Orhaniye'deki Martı Marina'da karaya alındı. Kuşadası Marinadan tanıdığımız ve şimdilerde Martı Marina'da yat teknik servisi veren Kaptan Tayfun dostumuz ile, hem ozmos, hem de diğer tamir/montaj işleri için anlaşarak işe koyulduk.

Karina elektrikli traş makinasına benzer “peeler” ile jelkotundan temizlendi ve kuru yüzey bulundu. Sonrasında basınçlı sıcak su ile defalarca yıkanıp temiz hale getirilip Nisan 2005'e kadar kurumaya bırakıldı. Teknenin bütün su giriş-çıkışları söküldüğü için teknede yaşam mümkün olmadığından Orhaniye'de bir ev tuttuk ve kışı Orhaniye, Istanbul ve oğlumuzun askerliğini yaptığı Çanakkale üçgeni içinde gide gele geçirdik. Nisan sonunda havaların ısınması ile ozmos tamiri işi kaldiği yerden tekrar başladı ve inanılmaz meşakkatli bir iş akışı içinde Vagabond epoksiden su geçirmez harika bir karina sahibi oldu. Tekne işlerini mümkün olduğunca kendimiz yapan bizler ozmos tamirinin kesinlikle profesyonelce yapılmasi gereken bir iş olduğuna tamir sırasında şahit olduk. İşlem bitince de sökülen su giriş-çıkışlari ve diğer su altı aksesuarları takıldı,boya/cila işleri tamamlandı ve Vagabond 3 Haziran 2005 Cuma günü tekrar denize kavuştu.

Hem maddi, hem de manevi büyük bir iş olan ozmos tedavisinin yanında diğer işleri de kış ve bahar boyunca yaptık. Hasar gören Joker botumuzun yerine yelken kiti de olan, çevresinde şişme usturmaçalı polietilen bir bot aldık. Ister kürek, ister motor, istersek de yelkenle gidebileceğiz. Inşallah kullanmaya gerek olmaz diye diye 25 yıllık can salımızı yenisi ile değiştirdik. Eski cenova vinçlerimiz yerine “self-tail” yeni Antal vinçler geldi. Bozulan solar panel tamir oldu. Bütün ahşap cila işleri tamamlandı. Paslanmaz güverte aksesuarları tamir oldu ve polisaj işleri yapıldı. Ön güverteye demir ve zincir yıkamak için basınçlı deniz suyu bağlantısı yapıldı. Eksik tente işleri tamamlandı. Bozulan radyo yenisi ile değişti ve kokpit hoparlör sistemi monte edildi. Bütün topraklama sistemi elden geçti. Kokpite ve makine dairesine 12V aydınlatma yapıldı. Ana GPS ve el GPS'ine ilave olarak dizüstü bilgisayar ile kablosuz çalışacak "bluetooth GPS" monte edildi. Uzun seyahat için gerekli SSB modem ve Epirb cihazları alındı. SSB Modem SSB üzerinden eposta, Epirb ise denizde emniyet için gerekli cihazlar.

Tabi bu arada bu yıl komodorluğunu üstleneceğim Marmara Yat Rallisi Mayra2005 için organizasyon çalışmaları da tamamlandı. Bu konudaki yardımları için kulüp sekreterimiz Yalçin Dülger ile kulüp yönetim kurulu üyesi Salih Çoruh'a teşekkür borçluyum. Yabancı yatların da katılımı ile Mayra2005 kalabalık ve neşeli geçeceğe benziyor. Şimdi önümüzdeki hedef Mayra 2005 için Haziran başında Martı Marina'dan Ataköy Marina'ya intikal etmek. Yaklaşık 500 deniz millik bu yol için bir haftalık bir süreyi öngörüyoruz.

Martı marina-Ataköy marina intikal seyri

5 Haziran Pazar günü Vagabond'u olduğu kadar neta edip, sabah erken, kışı unutulmaz anılarla geçirdiğimiz Martı marina ve Orhaniyeye veda ediyoruz. Hava oldukça sakin dolayısı ile motora kuvvet Knidos üzerinden Turgutreis Doğuş Marinaya öğleden sonra 3:15 de bağlanıyoruz. Burada Istanbul'a beraber gideceğimiz arkadaşımız Ümit Gülsoy ile buluşuyoruz. Akşam üzerini Ümit'in Gümüşlük'teki muhteşem villasını ziyaret ederek ve civardaki bir tarladan çilek toplamakla değerlendiriyoruz. İstanbula kadar çilek stokumuz tamam! Akşam Turgutreis'te hafif bir yemek ve Vagabonda dönüş.

6 Haziran Pazartesi günü sabah 6:30 da Kuşadasına doğru seyrimize başlıyoruz. Hava yine sakin ve Vagabond yine motor ile yol almak zorunda. Sakin geçen bir seyirden sonra 15:00 de marinaya ulaştık. Mazot ikmalinden takiben 1995-98 arası 3 yılımızı geçirdiğimiz pontona bağlandık. Marinanın 90'lı yıllara göre hayli boşalmış olmasına rağmen eski dostları görmek mümkün. Bill ve Shery de bunlardan. Ayrıca Kayra 2004 den Blue Gwenn ve Robin Leigh tekneleri ve mürettebatı da burada, onlarla da hasret giderdik. Akşam yine eski göz ağrısı Gondol pizzada mükemmel bir yemek yedik. Bu arada çilek stoklarımızı tüketmeye çalışıyoruz ancak malzeme bol, pek tesiri olmuyor.

7 Haziran Salı günü zayıf bir lodos eşliğinde Çeşmeye motorla yol verdik. Niyetimiz arada Doğanbey burnunda, denizin içindeki sıcak su havuzunu ziyaret etmek. Etmesine ettik ama hafif de olsa lodos koyu epey rahatsız edermiş, öğrenmiş olduk ve fazla oyalanmadan Çeşmeye devam ettik. Sakin hava Çeşme için alışılmadık bir durum ama bağlanmak da kolay oluyor doğrusu. Akşam İzmirden gelen yelkenci dostlarımız Eyüp Önurdeş, Ersin abisi ve aileleri ile birlikte yeni açılmış bir yerde yemek ve tekneye dönüş.

8 Haziran Çarşamba günü böylesine sakin bir havayı kaçırmamak için yol yapmaya karar verdik ve 90 deniz mili mesafedeki Bozcaadaya gidelim dedik. Tabi Midilli adası sancakta bırakılacak. Sabah 6:30 da çıktığımız olaysız yolculuk akşam 20:30 da Bozcaadaya bağlanmamızla sona erdi. Bu kadar sakin ve hafif bir lodos ile seyir her zaman denk düşmez, sağolasın Poseidon. Ertesi günü Ataköy Marinadan denizci dostlarımız Zuhal ve Murat Emiralioğlu ile doya doya Bozcaada tatili yaparak geçiriyoruz. Bozcaada turu, bir amatör pilotun yaptığı havaalanı, Muratların bağ evi, Berrinin dükkanı derken akşamı ettik bile. Akşam marina sorumlusu dost Şerifali ve eşi uğradılar ve hediye olarak taze dolmalık yaprak getirdiler.

10 Haziran Cuma günü 6:30 da yine sakin bir hava eşliğinde yola çıktık. Hedefimiz 75 dm mesafedeki Mürefte. Sakin havalarda motorla gitmekten iskele mazot deposu boşaldı ve sancak depoya geçtik. Niyetimiz 2004 Karadeniz seyahati süresince aldığımız mazotların kalıntılarını yoketmek, zira mazot filtreleri tıkanma raddesinde kirlenmişler. Hava o kadar sakin ki boğaz geçişi sırasında Ümit ve Nilgün Bozcaada'dan aldığımız hediye yapraklardan dolma sarıyorlar. 12 saat sonra 18:30 da Mürefte'ye ulaşıyoruz ve Liman Müdürü Mesut Kızılırmak bizi karşılıyor. Beraber kasabaya inip çarşıdan eksik gideriyoruz ve Liman lokantasının kapalı olmasından dolayı Mesut bey bizi yakındaki evine davet ediyor ve neşeli bir akşam yaşayarak Vagabond'a dönüyoruz.

11 Haziran Cumartesi günü niyetimiz 7:30 da İstanbul Ataköy marinaya doğru yola çıkmak ama sıkı bir bora çıkışımızı saat 10:00 a geciktirmemize neden oluyor. Bora geçtikten sonra hava mutat sakin haline geri dönüyor ve biz seyrimizin son durağı olan Ataköy Marinaya rahat bir motor seyri ile 18:30 da ulaşıyoruz. Tekrar birçok dostumuzun yuvası marinaya gelmek gerçekten çok hoş. Burada Marmara Yat Rallisinin başlangıç tarihi olan 21 Hazirana kadar kalacağız ve Martı marinada yapamadığımız tekne eksik işlerini dostumuz Cengiz Özgül'ün yardımları ile tamamlayacağız. Sonrasında ise önce Mayra sonra Dünya deyip yola koyulacağız.